Antikacılık merakının başlamasında en büyük etken Barış Manço olduğunu söyleyen Aydın Öztan, antikacılılğa 17 yaşında hevesinin başladığını söyledi. Muhabirimizin Barış Manço ile nasıl tanıştınız sorusuna Aydın Öztan:' 17 yaşımda İstanbul Üsküdar'da antika dükkanına geçtim bişeyler soruyodum içeriden sesler geldi. Oraya dalmışken arkamdan biri omzuma dokundu kendisine baktım. Delikanlı sen bu işte yenimisin dedi evet abi dedim ben daha yeni başlıyorum okul harçlıklarımla antika topluyorum. Çağırdı antika dükkanı sahibini dedi ki bu adam daha yeni, acemi buna sağlam mal ver. Bana dönüp sen elindekini bırak bunu al dedi dedimki o kadar param yok ne kadar varsa onu ver yeter sen dedi. Antikayı heyecanla aldım ardından oradaki antikacıları dolaştım, Barış Manço'nun ne zaman uğradığını sordum araştırdım genelde hafta sonları saat 11'de uğrayıp saat 13.00 veya 14.00 de alışverişini yapıp gittiğini öğrendim tesadüf gibi göstererek hep o saatlerde orada bulundum ve arkadaşlığmız bu şekilde başladı.

Antikacılık kültürünü yarım asırdır sürdüren Öztan, dükkanına uğrayan insanları adeta geçmişe götürüyor. Bu işi severek yaptığını söyleyen Öztan küçük yaşlarda okul harçlıklarını biriktirerek antikacılara gidip antikalar topladığını ve 100 yılı aşmış olamayan eşyanın antika sayılmayacağını iddia ediyor. Antikacılık sektöründe biligisinden geçmişinden artı güleryüzlülüğüyle ve sıcak kanlılığıyla da insanların beğenisini toplayan Aydın Öztan eski eşyaların yeni yapılan eşyalara karşın çok daha sağlam olduğu görüşünü savunuyor.

İstanbul'da geçen 30 yıllık antika serüveninden sonra Hatay'a gelen Öztan Eski Antakya'nın tarihi evlerinin olduğu bölgede dükkan açtığını ve 2011 yılından bu yana insanlara hem antikacılık kültürünü aşılamak hemde tarihi eşyaları insanlara yeniden tanıtmak istediğini söylüyor. Eski Antakya'da 10 yıldır esnaflık yapan Aydın Öztan çevre esnaflarında büyük beğeni ve saygısını toplamış durumda.

Kadir Ata